Öfkeliyim Aslında Kendime.




Saygısız bir insan olmak istemezdim, kendime olan saygım gün geçtikçe tükeniyor ve sağlıklı ilişkiler kurmakta yıllar sonra tekrar zorlanıyorum,sendeliyorum.Sebebi yaşadığım hayal kırıklıkları mı çıkaramıyorum.
Kimsenin önemini kazanmak istemiyorum, onda önemimin tükendiğinden bugüne...Peki o bütün bu fedakarlıkları,kendi hayatımdan alıntılar yapacak kadar sarfettiğim fedakarlıkları hakediyor mu?Belki bir bir zamanlar.Şu yaşımda yüreğimin yorgun düşmesi ağarıma gidiyor.
Kendime olan saygımı yitirmek istemezdim..Bugün farkındayım ,sanırım yitirilmemin sonucu yitirdim çogu şeyi.
Bugün farkındayım, sanırım vazgeçilmemin sonucu vazgeçtim çoğu şeyden.
Karamsar bir insan olmak istemedim hiç.
Kimi zaman oldum ve o zamanlara döndüm.
Hep olumlu, hep iyimser olamıyorum artık..
Sanırım ,daha çok yüklerle tekrar 15’ime döndüm.O yıllarda ,deneyimlerimin yaşattıgı histen değil, yaşayacaklarımdan ürperirdim.Fakat bugün yeniden 15’imdeyim ve yine korkuyorum daha bir derinden .Bugün korkularımla yüzleşmek silemiyor tarifsiz endişeleri.Elimde değil.Korkuyorum ,sanki tekrar bu denli yıkıntılar yaşayacakmışım gibi...Ve belki yaşadıklarım bir hiç gibi gözükecek gelecek yıkıntılar karşısında..Bu ihtimal ürpertiyor ruhumu...
Umudumu yitirmek istemedim hiç.Ve kavradığım tek şey istemediğim sonuçlarla karşı karşıya kaldım.Umudumu yitirdim.Yavrusunu yitiren bir anne gibiyim bugün.
Belki ürkmeseydim, hiçbir korkum gerçek olmayacaktı!

Kendime olan güvenimi kaybetmek istemedim hiçbir vakit...Yaşadıklarıma memnuniyetle gülümsemek, ‘iyi ki’ demek,’keşke’ dememek istedim hep.Ama yıllar sonra memnuniyetlerimin yerini hoşnutsuzluklar,’iyi ki’lerimin yerini ‘keşke’ler aldı.
Anladım ki, ‘keşke’ demeden olgunlaşılmıyor.
Ve anladım ki, hoşnutsuzlukları tatmadan memnuniyetlere değer biçilmiyor.

Başkalarını üzmek istemedim hiç, hep empati kurdum ,düşündüm fakat sonuçta üzdüm!
Yıllar sonra anladım ki, kimseyi kendinden çok düşünmeyecek, korkularının üzerine gitmeyeceksin.Ne olursa olsun,aklının en kuytu köşelerinde kum tanesi kadar da olsa korkun ,onu silmeye,gömmeye çabalayacaksin,yoksa kaçınılmaz olanla karşılaşacaksın...
Yıllar önce aklımın kuytu köşelerinde gözlerini açmış kum tanesi kadar olan korkularım bugün büyük ,ağır kaya parçalarına dönüşmüş bir yığın ihtiyar olmuş...Ve farkındayım zamana bırakmamalıyım,çabalamam gerektiğinin bilincindeyim.Onları tekrar parçalayıp izlerini derinlere gömmeliyim veyahut nice asırları kapsayan 15’ler yaşarım!Şimdi seçim benim.
Düşüncelerimin ,kendime olan saygımı yitirmeme izin verdiği için kızgınım !
Hislerimin ,başkalarını önemsiz kıldığı için öfkeliyim !
Tek bir seçeneğim var; beynime ve yüreğime hükmetmek, sağlam bir köprü kurmak.
Bunu başarabilecek gücü derinlerde hissedebiliyorum, soludugum her havada içime çekiyor gücüme güç katıyorum!

Biliyorum başaracağım...

Alıntıdır..

1 yorum:

Hazal dedi ki...

harika bir yazı ve çok beğendim...
yazanın kalemine ve yüreğine sağlık...
Sürgün şehrazat

Yorum Gönder

 

Çekmece Notları Design by Blogger Modifiye © 2009